Hepimizin bildiği gibi, önümüzdeki Pazar parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Uzun bir süredir tüm halkın merak ve heyecanla beklediği bu seçim, ittifakların birbirine çok uzak bileşenlerinin olduğu, ekonomik krizin derinleştiği ve daha sert bir siyasetin izlendiği bu günlerde, diğer seçimlerden farklı bir seçim atmosferi yaratmıştır. gözlemlendi ve ilk kez kimilerine göre seçim atmosferine girememiş bir Türkiye ile karşı karşıyayız. görürüz.
Seçimin hayati olduğuna inanan pek çok kesim 14 Mayıs’ta sandık başına gidecek ve bu seçimde sandık başına giden seçmen sayısında muhtemelen alışılmadık bir artış olacak. 14 Mayıs’a günler kala seçimlerde oy verme şeklinizi seçerseniz oyunuz daha etkili ve isabetli olacağından, meseleleri yorumlayabilmek için seçim sistemi hakkında biraz bilgi sahibi olmak gerekiyor. D’Hondt sistemi Oy pusulasında çeşitli oy kullanma türleri hakkında da bilgi verdiğimiz bu makale, bu makaleyi okuyan seçmenlere kesinlikle katkı sağlayacaktır.
D’Hondt seçim sisteminin ne anlama geldiğine ve nasıl işlediğine bakacak olursak;
D’Hondt seçim sistemi, Türkiye dahil birçok ülkede kullanılan başlıca seçim sistemi türüdür. Bu sistem nispi temsil ilkesine, yani siyasi parti listeleri ile oy sayıları arasında yapılan orantıya dayanmaktadır.
matematikçinin adını aldı Victor D’Hondt Bu sistem, parlamento koltuklarının oylara göre nasıl dağıtılacağını belirlemek için matematiksel bir formül kullanır. Bu formül, her bir parti için kazanılan oyların ve kazanılan sandalye sayısının toplamını hesaplamak için kullanışlıdır.
D’Hondt sistemi, koltuk dağılımının dayandığı iki unsura sahiptir:
Parti listelerindeki sıralama ve partiye verilen oy sayısı. Her parti için, toplam oy sayısına bölünecek bir sayı dizisi oluşturulur. Bu dizideki numaralar, parti listelerindeki sıraya göre artan sırada sıralanır. Daha sonra her bir partiye koltuk dağılımı yapılırken sıralamadaki rakamlar koltuk dağılımını belirleyen katsayılar olarak kullanılır.
D’Hondt sistemiyle ilgili korkunç bir şey şudur:
Daha fazla oy alan partilerin aldıkları oy oranından daha fazla sandalye almasına, küçük partilerin ise aldıkları oy oranından daha az sandalye almasına neden olabilir. Partiler küçüldükçe tek başlarına aldıkları oyların anlamını yitirmeye başlıyor. A partisi bir bölgede birinci sırada ve oy kitlesi %50 bandında ise, o bölgede %10 oy potansiyeline sahip 5 partinin bulunması, A partisinin meclisteki sandalyesinin artmasına neden olabilir. toplam oy ve ardından katsayı değerlidir.
D’Hondt sisteminin yanı sıra seçim sistemimizde büyük bir sorun olan darbeden kalma, demokrasiye uygun olmayan bir eşiğin de dikkate alınması gerekiyor. Yüzde 10’dan yüzde 7’ye indirilen baraj, hâlâ demokrasinin atlatılmasına yol açıyor ve bizi doğrudan demokrasiden uzaklaştırıyor. Sadece belirli bir çoğunluk ile bir aradaysanız, bu, fikrinizin parlamentoda temsil edilebileceği anlamına gelir. İttifaklar aslında bugün bu bariyer sorununu çözebilir. İttifakın toplam oy oranı yüzde 7’yi geçtiğinde bölgeye göre o ittifakta milletvekili seçebileceği katsayı. (Örneğin: 100.000 oy o bölgede milletvekili seçebilmeniz için yeterliyse) İttifak bileşeni partileri de parlamentoda temsil edilebilmektedir.
D’Hondt sistemi aslında algoritmasını buna göre tasarladığı kendi amacına hizmet ederek daha fazla seçmenin daha fazla sandalye sahibi olmasını sağlamakta ve partiye daha fazla sandalye vererek seçmenin iradesini daha doğru yansıtmayı hedeflemektedir. seçmenin çoğunluğunun tercih ettiği. Sistem, her seçmenin oyunu partilerin ortasında dağıtılan sandalye sayısıyla orantılı olarak temsil etmeye çalışır. Bu şekilde her seçmenin eşit oy kullandığı bir sistem olması hedeflenmektedir.
D’Hondt sözünü daha açıklayıcı bir örnekle bitirelim:
Örneğin bir ülkede 10 kişilik bir milletvekilliği seçimi yapıldığını varsayalım. A Partisi 20.000 oy aldı; parti B, 15.000; C partisi 10.000, D partisi 5.000 oy aldı. Bu durumda D’Hondt sistemi her lot için aşağıdaki hesaplamaları yapacaktır:
• Parti A: 20.000 / 1 = 20.000
• B Tarafı: 15.000 / 2 = 7.500
• Taraf C: 10.000 / 3 = 3.333
• Taraf D: 5.000 / 4 = 1.250
Bu hesaplamalar sonucunda A Partisi 6 sandalye, B Partisi 3 sandalye, C Partisi 1 sandalye kazandı ve D Partisi hiç sandalye kazanamadı.
Ülkemizde illerin koltukları, seçim çevresinin nüfusuna göre belirlenmektedir.
D’Hondt sistemine dönmeden önce, siyasi partilerin çıkaracağı milletvekili sayısı, parçası olduğu ittifakın aldığı toplam oylarla belirleniyordu. Ama artık milletvekili seçebilmek için partilerin tek tek oy kullanması yeterli. Diğer bir deyişle, vekiller ittifakın toplam oylarına göre dağıtılmayacaktır.
Bu nedenle “artan oy” sorunu sona ermekte ve ittifakta partiye verilen oy, milletvekili seçecek kadar oy alamazsa ittifaka kaydedilmemektedir, yani “ boşa gitmiş” anlamındadır, ya da en çok oyu alan partinin işine yarar.
14 Mayıs’ta tüm seçmenler sadece kayıtlı oldukları sandıkta, adreslerine gönderilen seçmen bilgi kağıdında yer alan sandıkta oy kullanabilecekler. Bu vesileyle tüm seçmenlerin 14 Mayıs günü 08:00-17:00 saatleri arasında asıl sandık başına gitmeleri gerekmektedir.
Oy kullanmak için geç gelirseniz;
Oy verme süresi dolduğunda sandık başında oy kullanmak için bekleyen seçmenler, sandık kurulu başkanı tarafından sayılır ve kimlikleri alınır. Sırada bekleyen seçmenler saatler geçse de oy kullanabilir. Ancak saat 17.00’den sonra sandığa gidenler oy kullanamaz.
Sandık bilgilerinin yer aldığı seçmen bilgi kağıdına sahip olmayanlar oy kullanacakları sandığı YSK internet sitesi, e-Devlet veya Seçmen Sorgulama adlı taşınabilir uygulamadan öğrenebilirler.
Oy verirken:
Seçmen, TC kimlik numarasını içeren nüfus cüzdanı, pasaport, evlilik cüzdanı, askerlik belgesi, hakim-savcı-avukat-noter-asker kimlik kartları gibi kimliğini ortaya koyan resmi belgeleri sandık başına verdikten sonra lider, lider seçmen sıra numarasını söyler ve seçmenler sandığa gider. Oy kullanmaya giderken TC kimlik numaranızın yazılı olduğu belgelerden birini yanınıza almayı unutmayınız.
Cep telefonu, kamera ve diğer kayıt cihazlarıyla oylarının fotoğrafını çeken birçok kişi olmasına rağmen aslında sandık başına gitmek yasak. Sandık kuruluna girmeden önce bu cihazların bırakılması gerekiyor.
Oyunuzu geçerli kılmak için öncelikle kabine girmeden önce oy pusulasının herhangi bir yerinde nokta veya işaret olup olmadığını dikkatlice inceleyin aksi halde oyunuz geçersiz sayılabilir, varsa bile buna dikkat etmekte fayda var. bir nokta.
Mühürlerin üzerine “SEÇİM” veya “EVET” yazılmalıdır. Oy pusulasında bu kaşeler dışında isim, imza ve diğer işaretlerin bulunması halinde oylar geçersiz sayılacaktır. Her seçmenin bir oy pusulası olduğu için yanlış oy kullanan kişiler isteseler bile yeni oy pusulasına ulaşamayacaklardır. Bu nedenle contaya basarken dikkatli olunmalıdır.
Zarfın içine oy pusulasından başka bir şey konulmamalıdır. Ancak her iki oy pusulası da aynı zarfa konur.
Oyunuzu kullandıktan sonra imzalamanız önemlidir. Seçmen listesinde adınızın önüne imza atmanız, daha sonra başkasının size oy vermesini engellemek için değerli bir husustur.
Parti veya adayın bulunduğu sandıkta, mühür için gerekli alanın dışına mühür koyarak oyunuzu kullanırsanız, oyunuz yeniden geçerli olur. İttifakın veya ittifaktaki bir partinin mührüne basarsanız, oyununuz tekrar geçerli olacaktır. Oyunuz bir alana vurduğunuz mühürler için geçerlidir ancak dikkatli olmak ve sadece mühür için ayrılan çemberi mühürlemek elbette daha makul ve saf bir yoldur çünkü bu tür oylar genel kurulda tartışma konusu olacaktır. sandık kurulu. Bu da oyununuzun boşa gitmesine neden olabilir.
Bir yazının daha sonuna geldik. Bu gönderiyi okuduğu için pahalı Onedio okuyucusuna teşekkürler. İnşallah seçimler milletin hayrına sonuçlar verir. Elbette seçmenden çok gözlemcilerin ve sandık kurulu üyelerinin konuya dikkat etmesi gerekiyor. Barolar Birliği ve Türkiye Barolar Birliği kılavuzları ile bunlar için hazırlanan siyasi parti kılavuzları daha kapsamlı ve açıklayıcı olacaktır. Bu kılavuzları, öğreticiler dışında kesinlikle birkaç kez daha gözden geçirin. Bir sonraki yazımızda görüşmek dileğiyle hoşçakalın…
instagram
bağlantılı
Facebook
İnternet sitesi
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamen yazarların orijinal niyetleridir ve Onedio’nun yayın politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio